Hayri BEŞER
4 Ocak 2016 Pazartesi
23 Aralık 2015 Çarşamba
25 Mart 2015 Çarşamba
23 Mart 2015 Pazartesi
EMENİKE’Yİ KİM VURDURTTU?
Alışılmadık, futboldan öte şeyler yaşandı Kadıköy’de. Özellikle Emenike’nin
durumu… Çok dramatik değil miydi?
İsmail Kartal inadının yazdığı bir drama bu. Fenerbahçe topa yüzde 61 sahip
olma oranıyla oynayan bir takım. Ligin en fazla pozisyona gireni, en fazla şut
atanı. Lakin 19 şuttan sadece 1’ini gole çevirebiliyor. Makul ortalama ise 9
şutta bir goldür. Rakamlar da ayan beyan gösteriyor ki sarı lacivertli takım,
büyük bir beceri problemi yaşıyor. Bu sıkıntının merkezindeki isim ise
Emenike. Bu sebeple iyi mücadele etmesi kafi değil. O pozisyon çok daha
üst düzey dokunuşları gerektiriyor. Sonuçta Emenike, hiç de fena başlamadığı
maçta ilk gol kaçırma serenatıyla birlikte tribünlerden kurşunu yedi.
18 Mart 2015 Çarşamba
Hami’den sonra Ekici’yi
bekleyen tehlike
Futbol müthiş bir öğretmen. Ondan hayatı daha iyi anlatan
başka bir oyun bulamazsınız. Ders verir, ibret verir, mühlet verir, umut verir,
acı verir…
Futbol, yeteneği ve kaliteyi baş tacı yapar ama içine gayret,
istikrar ve ahenk yerleştirmezseniz ılık bir yaz meltemi gibi ardında bir
teselli mektubu dahi bırakmadan hayallerinizin en pembe anında çekip gider.
Böylece size yeni baharların yolunu gözlemek kalır.
16 Mart 2015 Pazartesi
89’a değil 90’a
İlk yarıda Fenerbahçe sahada mıydı?
On bir sarı lacivert adam, bütün
meziyetlerini Kadıköy’ün büyülü iklimine ram edip şöyle bir Ankara’ya uğramış
gibiydi. Oyunda yoktular, mücadelede yoktur, coşkuda yoktular, estetikte
yoktular, hünerde yoktular…Dahası bütün ‘varlar’da yoktular. İsteksiz, keyfiysiz,
sebepsiz yürüdüler. Topa hep şaşı baktılar. Top da onlara burun kıvırdı.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)